Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Beş yıl boyunca kendini melekler gibi temiz hissetmişti.seviyordu, mutluydu, en küçük bir sadakatsizlik göstermemişti. bu saf , bu güzel aşk kirlenecekti. Geçmişte kalan güzel hayatıyla gelecekteki çirkin hayatını karşılaştıramıyordu zihni. üzüntüsü ne bir hesaptı ,ne bir şiir bir duyguydu yalnızca... Bu çok ,çok güçlü bir duyguydu. Beyazken siyahlaşıyor ; safken kirleniyor , asilken adileşiyordu. Bütün ruhuyla saflaşmayı istedikten sonra, manevi bir lekeye nasıl dayanabilirdi?
İnsan birkaç eve birden bağlanamaz , diyordu.her tarafı dolaşan , hiçbir yerde gerçek bir ilgi bulamaz.
Reklam
Ailesinden hatta canından daha değerliydi ; intikamıydı o. Güçlü ruhlar bir duyguya özvarlıklarından daha fazla değer verir.
Kadınlar kıskandıkları bir saadetin öcünü "umursamazlıkla" alırlar.
Bir aşığın sürekli canlanan arzuları, sevilen kadına sonsuz bir güç sağlar.
Seven ve bağlanan bütün kadınlar yanlızlıktan, gizlenmekten ,denizdeki inci gibi yaşamaktan söz ederler.
Reklam
"Paşam, 1789 inkılapçıları ölmüştür. 1919 inkılabını yapan zat ise karşımızdadır. Bu inkılaptaki ruh ve düşünüş birliğini çözse çözse ancak O çözebilir. Eğer bize lütfederlerse yeni bir bilgi kazandığımızdan dolayı minnettar kalırız. Gazi, bu arkadaşı okşadı ve iltifat etti: ‘Öyleyse not defterlerinize işaret edin. Bu iki inkılabın ruh ve düşünüş birliği ve benzerliği açlık ve sefalet içinde yaşayan, şuurlu bir milletin sefalet ve ihtişam içinde yaşayan, şaşırmış bir iradeye boyun eğmemesi ve onu boğmasıdır.' buyurdular.
Sayfa 115 - 3. bsk.__Ankara: AKDTYK Atatürk Araştırma Merkezi, 2020Kitabı okuyor
camlarından yabani kızıl güz asma yaprakları sarkan, pencerenin dışındaki beyaz bahçede portakal ağaçları, aşağıdaki küçük sokakta keşişlerden ve köylülerden oluşmuş bir grup insan, ne kadar çeşitli olursa olsun, manzaranın her çeyrek akresinde sefalet ve ihtişam birbiriyle güreşiyor ve sefalet kaderin kuvvetiyle ihtişamı deviriyordu.
Sayfa 461 - Alfa KlasikKitabı okudu
Dünyada birbirine benzeyen iki elem kadar anlaşıp kaynaşan duygu yoktur.
Sayfa 195Kitabı okudu
-Onunla görüşmek? -Yaşamak demek... -Onu yalnız ruhunuzla mı düşünüyorsunuz? -Ah efendim... aşk bölünür mü hiç?
Reklam
Eğer yaşanmakta olana başkaldırıyorsanız ve gençseniz, yaşadığınız her ne olursa olsun serüvendir.
İnsan hırsızsa, namuslu bir kadın tarafından da seviliyorsa ya kadın yankesici olur ya erkek namuslulaşır. Ben hafiye olarak kaldım.
Bizler, bu zavallı hor görülen insanlar böyleyizdir işte. Hakiki bir muhabbet, çılgınca masraflardan daha çok dokunur bize
XVI. yüzyıldan başlayarak, Osmanlının; ekonomik ve toplumsal alanlarda uğradığı sarsıntısı ve sosyal hoşnutsuzlukların Celali isyanlarının patlak vermesinde etkili olduğu bilinmektedir. (...) 1576'da başlayıp, 1596-1610 yılları arasında bütün Anadolu'yu anarşiye boğan büyük ayaklanmalar; 1550'den beri oluşan olumsuz şartların tabii
Sayfa 189Kitabı okudu
Mutlulukların mutluluğu olan bir düşüncenin düş kırıklığına uğramış yaşamları! Ne yazık ki demek! Her şeyle eğlenmek ya da insanları eğlendirmek, önemli olan sadece budur! Bu mutluluğu asla hatırlatmadan onları güçlerini yaşam sahnelerinde ziyan etmeye sürüklemek! Sürüler halinde itmek onları ... ve onları dağıtmak yerine aldatmak, her bireyi tek
Sayfa 37 - Say YayıncılıkKitabı okudu
129 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.